Koçluk Eğitimine Başlamadan Önce Kendinize Sormanız Gereken 5 Soru
Antique compass on ancient map

Koçluk son yıllarda sadece bireylerin değil, kurumların da en çok ihtiyaç duyduğu alanlardan biri haline geldi. Ama daha derin bakınca fark ediyoruz ki, koçluk aslında bir meslekten çok daha fazlası…
Bu, kişinin hem kendi hayatında hem başkalarının yaşamında anlamlı izler bırakmasına olanak tanıyan bir yaklaşım biçimi, bir bakış açısı, hatta bir varoluş pratiği.

Peki bu yolculuk her isteyen için uygun mu?
Ya da şöyle soralım:
“Koç olmak istiyorum” diyen biri, gerçekten neye adım attığını biliyor mu?

Birçok kişi, “başkalarına yardımcı olmak istiyorum”, “iyi bir dinleyiciyim”, “insanlarla çalışmayı seviyorum” gibi niyetlerle bu yola çıkıyor. Bunların hepsi kıymetli. Ancak koçluk eğitimi; sadece iyi niyetle değil, farkındalıkla çıkılması gereken bir yol. Çünkü bu süreç, kendi iç dünyana ayna tutmayı, öğrenmeye açık kalmayı ve kimi zaman konfor alanının dışına çıkmayı da beraberinde getiriyor.

Bu yazı, eğitim başlamadan önce kendine dürüstçe sorabileceğin 5 derin soruyla seni buluşturmak için yazıldı.
Hazırsan, içindeki sesi dinlemeye başlayalım.

1. Bu Yolculuğa Neden Çıkmak İstiyorum?

Her yolculuğun bir sebebi vardır. Bazıları bir hayalle başlar, bazıları bir kırılma anıyla… Peki senin koçluk yolculuğun hangi duyguyla filizleniyor?

Bu sorunun cevabı seni hem motive edecek, hem de zorlu anlarda geri dönüp bakabileceğin bir pusula yaratacaktır. Çünkü eğitim süreci boyunca öğrendiklerin kadar, kendi iç sesinle kurduğun bağ da seni şekillendirecek.

“Başkalarına katkı sağlamak istiyorum” diyebilirsin. Ya da “kendi gelişimim için yola çıkıyorum”… Her iki niyet de değerlidir. Ama önemli olan, bu niyetin sana ait olmasıdır. Sosyal çevre, moda haline gelen meslekler ya da geçici hevesler yerine, içten gelen bir çağrının peşinden mi gidiyorsun?

Unutma, güçlü bir “nedenin” varsa, nasıl’a her zaman bir yol bulunur.

Kendine sor:
Bu eğitim benim için bir adım mı, bir yön mü, yoksa bir dönüşüm mü?

2. Gerçekten İnsanların Gelişimine Alan Açmak İstiyor Muyum?

Koçluk, bilgi vermek ya da akıl öğretmek değildir. Koç, danışanın kendi cevabını bulması için alan tutar. Bu, göründüğü kadar kolay bir iş değildir. Sabır, merak, yargısızlık ve derin bir insan sevgisi ister. Çünkü koçlukta esas mesele, karşındakinin gelişimine duyduğun içten inançtır.

Kimi zaman danışan ne yapacağını bilemez. Kimi zaman konfor alanından çıkmak istemez. Kimi zaman kendi direnciyle mücadele eder. İşte koç burada devreye girer; yol göstermeden yol arkadaşı olur.

İnsanların kendi kaynaklarını fark etmelerine şahit olmak büyüleyicidir. Ama bu sürece hizmet etmek için, kendi ihtiyaçlarımızı geri plana almayı, kontrol etme arzumuzu kenara bırakmayı öğrenmemiz gerekir. Koçluk yaparken ön planda olan sen değil, danışanın yolculuğudur.

Bu yüzden koç olmanın en önemli yapı taşlarından biri şudur: Gerçekten, yargısızca, beklentisizce katkı sunmak istiyor muyum?

Kendine sor:
Dinlemeyi, sabretmeyi ve başkasının gelişimine sessizce alan açmayı içtenlikle istiyor muyum?

3. Kendime Ayna Tutmaya Hazır Mıyım?

Koçluk eğitimi, yalnızca “koçluk yapmayı” öğrenme süreci değildir; aynı zamanda “kendini tanıma” sürecidir. Hatta çoğu zaman, en etkileyici öğrenmeler başkasına koçluk yaparken değil, koçluk alırken ve eğitim sürecinde kendi iç dünyana bakarken gerçekleşir.

Bu süreçte, güçlü yönlerini fark edeceğin gibi, gölge yanlarınla da karşılaşırsın. Kimi zaman savunmaların, yargıların, sabırsızlığınla… Kimi zaman da başkalarının başarılarına duyduğun hayranlıkla… Bu ayna, yalnızca dışarıyı değil, seni de yansıtır.

İçsel dünyanda neler olup bittiğini gözlemlemek, sadece iyi bir koç olmanın değil, insan olarak daha derin ve dengeli bir varlık olmanın da yoludur.

Koç olmak, “Ben oldum” demek değildir.
Koç olmak, “Ben de yoldayım” diyebilmektir.

Kendine sor:
Kendimi dürüstçe görmekten korkmadan, öğrenmeye açık mıyım?

4. İçimde ‘Koçluk’ Dediğimde Yankılanan Şey Ne?

Bazı kelimeler vardır, herkes için aynı anlama gelmez. “Koçluk” da onlardan biridir.

Kimileri için bir meslek, kimileri için bir araç… Ama bazılarımız için çok daha fazlası: bir duruş, bir niyet, bir yaşam biçimi.

Bu kelimeyi içinden sessizce söylediğinde ne hissediyorsun? Heyecan mı? Merak mı? Bir boşluğu doldurma arzusu mu? Belki de bir çağrı…
Belki de uzun zamandır içinde büyüyen bir “başkalarına alan açma” isteği, şimdi bir isme kavuşuyordur: Koçluk.

Bu yolculuk dışarıdan bakıldığında “insanlara destek olma” gibi görünse de, aslında içeriden bakıldığında kendine doğru bir yürüyüştür.
İşte bu yüzden bu soruyu sadece bir kavramı anlamak için değil, kendi iç yankını duymak için sor:

Kendine sor:
Koçluk dediğimde içimde ne canlanıyor? Bu kelime bana ne fısıldıyor?

5. Bu Eğitimi Bitirdiğimde Aynaya Baktığımda, Nasıl Bir İnsan Görmek İstiyorum?

Bazen bir eğitim, yalnızca bilgi değil, yeni bir kimlik kazandırır. Koçluk eğitimi de böyle bir yolculuktur: Öğrendiğin her yetkinlik, seyrettiğin her dönüşüm, tuttuğun her alan… yavaş yavaş seni başka birine dönüştürür.

Ama bu dönüşümün nasıl olacağı, sana bağlıdır.

Bu eğitimin sonunda sadece koç unvanı alan biri mi olmak istiyorsun?
Yoksa kendine karşı daha dürüst, başkalarına daha açık, hayatla daha bütün bir insan mı?

Aynaya baktığında “Artık doğru soruları soran biriyim” demek mi istiyorsun?
Yoksa “Ben artık kendi yaşamımın sorumluluğunu alabilen biriyim” mi?

Çünkü bu yolculuğun sonunda sahip olduğun şey sadece bir sertifika değil;
yeni bir bakış, yeni bir duruş ve yeni bir sen olur.

Kendine sor:
Bu eğitimin sonunda, sadece başkalarının değil, kendi hayatımın da koçu olabilecek miyim?

Bir önceki yazımız olan Koçlukta Uluslararası Geçerlilik Arayanlara: ICF Onaylı Dönüşümsel Koçluk Eğitimi Ne Sunar? başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

212 Derece Koçluk Akademisi 2025