1970’lerde W. Timothy Gallwey tarafından ortaya atılan “İçsel Oyun” kavramı, insan performansına dair anlayışımızda çığır açan bir değişimi temsil eder. Başlangıçta tenis koçluğu yöntemi olarak geliştirilen bu devrimsel yaklaşım, zamanla sporu aşarak iş dünyası liderliği, müzik, eğitim ve kişisel gelişim alanlarını da etkilemiştir. Temelde İçsel Oyun, çoğu zaman göz ardı edilen ama performansımızı belirleyici biçimde etkileyen zihinsel süreçleri ele alır.

Temel Kavram: İki Oyun Bir Arada

Her insan faaliyeti, aynı anda oynanan iki farklı oyunu içerir: dışsal oyun ve içsel oyun. Dışsal oyun, fiziksel rakipler ve engellerle dış dünyada oynanırken; içsel oyun, performans sergileyenin zihninde oynanır. Bu içsel mücadele, özgüven eksikliği, korku, dikkat dağınıklığı ve sınırlayıcı inançlar gibi içsel engellere karşıdır. Bu engeller, çoğu zaman en iyi performansımızı sergilememizi engeller.

Gallwey’in The Inner Game of Tennis adlı eserinde belirttiği gibi: “Herhangi bir oyunda ustalık ve tatmin, içsel oyunun becerilerine belli bir dikkat verilmeden elde edilemez.” Genellikle teknik becerilere ve fiziksel eğitime yoğunlaşırız ama çoğu zaman başarı ve başarısızlık arasındaki farkı belirleyen, zihinsel durumumuzdur.

İkili Benlik: Benlik 1 ve Benlik 2

Gallwey’in teorisinin merkezinde, her bireyin içinde işleyen iki ayrı benlik bulunur. Benlik 1, bilinçli ve düşünsel zihindir—eleştiren, yargılayan, sorgulayan tarafımız. Benlik 2 ise doğuştan gelen içsel bilgelik, sezgisel becerilerimiz ve doğal öğrenme kapasitemizdir.

Benlik 1, sürekli komutlar veren, eleştiren “anlatıcı”dır: “Bu işi berbat ettin, asla iyi olamayacaksın” gibi cümleler onun eseridir. Bu içsel yorumlar genellikle gerginlik, kaygı ve özgüven kaybına neden olur. Benlik 2 ise “uygulayıcı”dır—bedensel zekâyı, bilinçdışı becerileri ve doğal öğrenme sistemini temsil eder.

Bu iki benlik arasındaki ilişki, performans potansiyelimizi doğrudan etkiler. Gallwey şöyle der: “Tekniğe dair bilgimizi etkili eyleme dönüştürebilme yetimizi belirleyen en temel faktör, Benlik 1 ile Benlik 2 arasındaki ilişkidir.” Benlik 1 baskın olduğunda ve sürekli yargıladığında, Benlik 2’nin doğal işleyişi sekteye uğrar.

Performans Denklemi: P = p – i

Gallwey, bu anlayışı etkileyici bir formülle özetler:
Performans = Potansiyel – Müdahale

Bu denklem, gerçek performansımızın sadece sahip olduğumuz potansiyelle değil, aynı zamanda bu potansiyeli engelleyen içsel müdahalelerle belirlendiğini vurgular. Bu müdahaleler genellikle Benlik 1’in aşırı düşünceleri, eleştirileri ve kontrol çabalarından kaynaklanır.

Nörobilimci Dr. Daya Grant, bu durumu şöyle açıklar: “Benlik 1 sürekli konuşur: ‘Daha fazlasını yap. Daha çok çabala. Bunu yanlış yapıyorsun. Boş ver, burada olmayı hak etmiyorsun.’ Ama bu sadece Benlik 2’nin zaten bildiği şeyleri yapmasını engeller.”

Bu formülün etkisi derindir: Potansiyelimizi geliştirmeye odaklanmaktan ziyade, içsel müdahaleleri azaltarak daha büyük gelişme sağlayabiliriz. Bu da “daha çok çabalamak” yerine zihni sakinleştirmeyi ve doğal yetilerimize güvenmeyi öğrenmek anlamına gelir.

Rahat Konsantrasyona Ulaşmak

İçsel Oyun’un merkezinde yer alan “rahat konsantrasyon”, zihnin gerginlik veya aşırı düşünce olmadan odaklandığı bir zihinsel haldir. Psikolojide “akış” olarak da tanımlanan bu durum, Benlik 2’nin müdahale olmadan en iyi şekilde performans sergilemesini sağlar.

Dr. Grant’a göre, en iyi performans anları genellikle “çaba” yerine “akışkanlık” veya “doğallık” olarak tanımlanır. Gallwey de benzer şekilde şöyle der: “Harika sanat ve müzik, bilinçaltının sessiz derinliklerinden gelir; gerçek sevgi ifadeleri de kelimelerin ötesinden doğar. Sporun en büyük anları da öyle; zihin, bir cam göl kadar sakin olduğunda ortaya çıkar.”

Dört Adımlı Süreç

Gallwey, rahat konsantrasyon haline ulaşmak için dört adımlı bir süreç önerir:

1. Yargısız Gözlem: Ne olduğunu sadece gözlemlemek, “iyi” ya da “kötü” etiketi yapıştırmadan
2. İstenen Sonucun Görselleştirilmesi: Benlik 2 ile iletişim kurmak için zihinsel imgeler kullanmak
3. Benlik 2’ye Güvenmek: Müdahale etmeden doğal becerilerin ortaya çıkmasına izin vermek
4. Sonuçların Yargısız Gözlemi: Sürekli farkındalık döngüsünü yargılamadan sürdürmek

Bu süreç, Benlik 1’in yargı ve kontrol eğilimini devre dışı bırakır ve Benlik 2’nin doğal öğrenme kapasitesini harekete geçirir. Gallwey şöyle der: “Zihin herhangi bir düşünce ya da yargıdan arındığında, hareketsizdir ve kusursuz bir ayna gibi işler. Ancak o zaman şeyleri olduğu gibi görebiliriz.”

İçsel Oyun Ustalığı İçin Pratik Teknikler

Dikkati Odaklamak
Benlik 1’i susturmak için, dikkat nötr ve somut nesnelere yönlendirilmelidir. Örneğin teniste, topun dikişlerine odaklanmak veya top yere vurduğunda “sektir”, rakete değdiğinde “vur” demek. Bu basit görevler, Benlik 1’i meşgul ederken Benlik 2’nin doğal akışına müdahale etmesini engeller.

Görselleştirme, Sözel Talimatların Yerine Geçer
Benlik 2, sözlü talimatlardan çok görüntülere tepki verir. Karmaşık sözel komutlar vermek yerine, ne yapılmasını istediğinizi net bir şekilde görselleştirmek, Benlik 2’ye daha iyi mesaj verir.

Doğal Öğrenmeyi Kucaklamak
İnsanlar doğal öğrenme yeteneğine sahiptir. Bebekken yürümeyi ve konuşmayı öğrenmemiz gibi, Benlik 2 en iyi yargılama ve müdahale olmadan öğrenir. Tıpkı bir gül tohumu gibi: Tohuma “neden kökün yok?” demeyiz, sadece onu olması gereken gibi kabul ederiz ve büyümesi için ihtiyaçlarını karşılarız.

Tenisin Ötesinde Uygulamalar

Profesyonel Gelişim ve Liderlik
Apple, Coca-Cola, IBM gibi şirketler, İçsel Oyun yaklaşımını liderlik, satış ve ekip yönetiminde kullanmışlardır. John Whitmore, Gallwey ile iş birliği yaparak bu prensipleri iş ve yaşam koçluğuna uyarlamıştır.

Müzik ve Sanatlar
İçsel Oyun, müzisyenlerin ve sanatçıların performans kaygısını aşmalarına ve yaratıcılıklarını serbest bırakmalarına da yardımcı olmuştur. Ünlü kemancı Itzhak Perlman bile bu yaklaşımdan faydalanılmasını önermiştir.

Kişisel Gelişim
Al Gore, kampanya ekibinde bu prensipleri kullanmış; Billie Jean King, kitabı “tenis incili” olarak tanımlamış; Bill Gates ise bu eseri favori kitaplarından biri olarak nitelendirerek “kişinin kendi önünden çekilmesini öğreten en iyi rehber” demiştir.

Kalıcı Etki

İçsel Oyun, performans ve öğrenme hakkındaki bakış açımızı kökten değiştirmiştir. Bugün pozitif psikoloji, akış deneyimi, farkındalık ve nörobilim gibi alanlarda yer bulan birçok kavramın temeli Gallwey’in çalışmalarıyla atılmıştır.

En önemlisi, İçsel Oyun bize şunu öğretir: Mükemmelliğe ulaşmak sadece teknik becerilerle değil, zihinsel ustalıkla da mümkündür. Kendi yolumuza nasıl engel olduğumuzu fark ettiğimizde, potansiyelimiz açığa çıkar.

Sonuç

İçsel Oyun yaklaşımı, performansın zihinsel boyutuna dair derin ve uygulanabilir bir yol sunar. İki benliğimiz arasındaki dinamiği anlayarak ve içsel engelleri azaltarak, her alanda doğal potansiyelimizin daha fazlasına ulaşabiliriz.

Asıl mesele daha çok çabalamak değil, zaten sahip olduğumuz yetilere güvenmek ve onları serbest bırakmaktır. Bu yaklaşım, tenis kortunda olduğu kadar iş hayatında ve özel yaşamda da daha yüksek başarı ve daha derin tatminin kapılarını aralar.

Kaynaklar

1. https://mentoringgroup.com/wp-content/uploads/2023/05/the-inner-game-of-tennis.pdf   
2. https://www.goodreads.com/book/show/905.The_Inner_Game_of_Tennis                 
3. https://www.linkedin.com/pulse/how-engage-inner-game-better-yourself-ram-s-ramanathan-mcc-ay4cc        
4. https://www.dayagrant.com/blog/introducing-self-1-and-self-2      
5. https://getonwithit.blog/2024/02/28/self-1-and-self-2/    
6. https://www.coachingcultureatwork.com/tim-gallwey-inner-game-2/  
7. https://fs.blog/inner-game-of-tennis/      
8. https://newayscenter.com/how-to-succeed-at-anything-master-the-five-stages-of-your-inner-game/ 
9. https://www.lizgooster.com/2010/12/06/a-game-of-two-selves-timothy-gallweys-inner-game-of-tennis/
10. https://theinnergame.com/inner-game-books/ 

Bir önceki yazımız olan ICF Sertifikasyonu ile Koçluk Kariyerinizi Profesyonel Düzeye Taşımanın Yolları başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.